Email Listesi Doğrulama

Email Adreslerini Doğrulama Neden Gereklidir?

Email Adreslerini Doğrulama Neden Gereklidir?

Email Doğrulama / Eposta Doğrulama

Email listenize hiç bir eposta göndermeden aktif mi değil mi kontrol etmek ister misiniz?

 Email Doğrulama nedir?

Email doğrulama sistemi, uzun süredir gönderi yapmadığınız email datanızı kolaylıkla yükleyebileceğiniz, gerçekten var olan sadece aktif mail adreslerini belirleyip geçersiz mail adreslerini temizleyebileceğiniz bir Message34 uygulamasıdır.

Email doğrulama sistemi bu işlemi, arayüz üzerinden yüklediğiniz listenize hiçbir eposta göndermeden yapar ve işlemi farklı sunucular üzerinde çalışarak gerçekleştirir.

Bu nedenle kendi bilgisayarınıza herhangi bir uygulama kurmanıza gerek kalmaz. Bu şekilde kurumunuzun ve markanızın bloklanma / blackliste girme riski kesinlikle olmaz.

 Email Doğrulama nasıl çalışır?

– Email listelerinize herhangi bir gönderi yapmadan email listelerinizi temizler. Kontrol ettiğiniz email hesabının gerçekte var olup olmadığını size gösterir.

– Email doğrulama sistemi email listelerinizi temizlerken geçersiz ve çalışmayan eposta kutularını tespit ederek listeleri temizler.

– Email doğrulama sistemi hiçbir şekilde email göndererek üyelerinize spam yapmaz. Bu sebeple kurumunuzun kara listelere (blacklist) girme durumu söz konusu değildir.

Yüksek hacimli datalarınızı web tabanlı sistemimiz sayesinde doğrulayabilir ve excel formatında doğrulanmış ve doğrulanmamış email listerinize ayrıştırılmış halde ulaşabilirsiniz. Farklı raporlama seçenekleri ile listelerinizi daha doğru yönetebilirsiniz.

 Email Doğrulama neden gereklidir?

Markanız için email marketing (eposta pazarlama) yapmaya karar verdiniz. Şimdiye kadar da bir çok kanalda toplamış olduğunuz email listeriniz mevcut. Ancak bu email adreslerinin ne kadarı aktif ve geçerli bilmiyorsunuz. Öyleyse ne yapmalısınız?

Email listenizin %30’luk kısmı geçersiz adreslerden oluşuyor bile olsa yeni başlanan bir email marketing aksiyonunda, markanızın eposta pazarlama kampanyalarında inboxa düşme oranı çok düşük olacaktır. Hatta inbox’a düşmek yerine junk kutusuna bile ulaşmanız zor olacaktır. Bunun nedeni yollamış olduğunuz data içerisinde çok fazla geçersiz adres olması ve bu adreslerin ISP’ler tarafından engellenecek olmasıdır. Inbox oranlarınızın artması için listenizde bulunan bu geçersiz adreslerin temizlenmesi, sonrasında sadece geçerli ve aktif datanıza email kampanyalarının gerçekleştirilmesi gerekir. Bu işlemlerin sonrasında ise inbox’a düşme oranınız bu doğrulardan kaçını yerine getirdiğinize bağlı olarak artacaktır. Bahsi geçen süreç en iyi şartlarda 6 ay gerektirecektir.

Email doğrulama ile birlikte geçersiz adresleri hızlıca temizleyerek kampanyalar gerçekleştirebileceğiniz için inbox’a düşme oranlarınız başladığınız süreçten itibaren yüksek olacaktır. Email kampanyalarınızın sonucunda ise hardbounce ve softbounce ayrışmasını sağlayıp, listenizi temizleyerek 6 ay gibi uzun süreler yerine 2 ile 3 ay arasında çok kısa sürede inbox’a düşme oranlarınızı hızlıca artırmış olacaksınız.

Burada önemli olan ve unutulmaması gereken konulardan bir tanesi ise, çalışmış olduğunuz email marketing firmasının yeterlilik seviyesi. Email listenizin büyük bir kısmı temiz olsa dahi yeterli teknik altyapıya sahip olmayan, Dns konfigürasyonu sağlanmamış, IP reputasyonu yetersiz, Sender Score’u düşük bir email marketing firması üzerinden yollamış olduğunuz HTML kodlama, inbox’a düşme oranlarınıza doğrudan ve olumsuz etki edecektir.

 Email Doğrulama neleri kontrol eder?

Eposta yazım doğrulaması; (Email syntax validation, done right)

IETF standartlarına uygun ve RFC 1123, RFC 2821, RFC 2822, RFC 3490, RFC 3696, RFC 4291, RFC 5321, RFC 5322 ve RFC 5336 kurallarını da içeren bir doğrulama methoduna sahiptir.

Spam Trap kontrolü; (Role accounts detection)

ISP ‘ler tarafından black liste alınmasına sebep olan eposta adreslerini belirler ve toplu email gönderimleriniz sırasında bloklanmanızı engeller.

Alan adı ve Dns Kontrolü; (Domain/DNS check)

Eposta adreslerinin geçerli bir alan adı ve doğru yapılandırılmış DNS konfigurasyonlarını belirler.

Geçiçi eposta adres kontrolü; (Disposable addresses (DEA) detection)

Geçici oluşturulmuş olan eposta adreslerini belirler. eposta doğrulama sistemi 10MinuteMail, GuerrillaMail, TempInbox, MailEater, TrashMail gibi 2000 ‘den fazla geçici eposta adresi veren servis sağlayıcıları kontrol eder ve bunları tespit eder.

Mail exchanger kontrolü;

(Mail exchanger test) Karmaşık girilmiş dns kayıtları arasından, eposta gönderip/almak için doğru yapılandırılmış mx kayıtlarının varlığını belirler.

Eposta adresinin varlığının kontrolü;

(Mailbox existence check) Üyelerinize eposta göndermeden, tamamen smtp protokollerini akıllıca kullanarak o adreslerin varlığını tespit eder.

Geçiçi hata kontrolü ( Soft Bounce); (Temporary unavailability detection)

Eposta adreslerine geçici (mail kutularının dolu olması, anlık bağlantı hataları vs.) olarak erişilemeyenleri belirler.

Eposta Pazarlama Yaparken Spam Trap Adreslerine Dikkat!

Eposta Pazarlama Yaparken Spam Trap Adreslerine Dikkat!

Toplu listeleri satın almanın en büyük risklerinden biri de bu listelerde var olan spam trap adresleridir.

“Peki ama Spam Trap adresleri ne demek” dediğinizi duyar gibiyim. En basit haliyle açıklamak gerekise; Kullanılmayan pasif adreslere email göndererek spam yapanları bulmak için, ISP’ler (internet servis sağlayıcısı-Hotmail, Gmail, Yahoo…vs) ya da kara listeler (blacklists) tarafından kullanılan tuzak email (eposta) adresleridir. Pristine ve recycled olmak üzere iki çeşit spam trap adresi kullanılır.

1. Pristine adı verilen adresleri, ISP’ler oluşturur ve internet ortamında ulaşılması zor belli yerlere bu adresleri verirler. Yazılım programlarını kullanarak izinsiz email adresi toplayan kişiler bu adreslerin Spam Trap olduğunu bilmeden listelerine eklerler.

2. Recycled adı verilen adreslerin ise, gerçek kullanıcıları vardır fakat belli bir süre kullanılıp sonra kullanılmayan adreslerdir. ISP’ler bu adresleri de bulur ve tekrar aktive ederek Spam Trap adresleri haline getirir.

Özetlemek gerekirse, İzinli email marketing (eposta ile pazarlama) yapmayıp, organik yollarla listeler oluşturmak yerine hazır listeler satın almayı tercih ediyorsanız kampanyalarınızın hedef kitleye ulaşılabilirliği de aynı oranda azalıyor. Üstüne üstlük bloklanıp, itibar kaybetmeniz de cabası. Spam trap adreslerin tespiti ile ilgili ayrıca email doğrulama ile ilgili yazımızı okumanızı tavsiye ederiz.

Bu durumun çok başka bir boyutu daha var, mesela; siz izinli email marketing yapan bir firmasınız. Listenizdeki tüm email adresleri sizden bilgi almak isteyen kullanıcılarınızdan oluşuyor. Ulaşılabilirlik oranlarınız oldukça iyi ama bir süre sonra bu oranların düştüğünü, spam filitrelerine takıldığınızı fark ettiniz. Gönderdiğiniz liste aynı, kampanyalar her zamankinden daha avantajlı neden ulaşılabilirliğinizin düştüğüne bir türlü anlam veremiyorsunuz. İşte tam da cevabınız sorunuz içinde. Aynı listeye sürekli email göndermek.

Halbuki, aktif ve pasif email adreslerinden oluşan listenizi 6 ile 12 ay gibi belirli zaman aralıklarıyla temizleyerek, pasif kullanıcılarınızı listenizden çıkartmalısınız. Pasif kullanıcılarınızı gönderi listenizden çıkartmazsanız siz fark etmeden listenizde Recycled spam trap adresleri oluşacaktır. Listenizden çıkardığınız pasif email adreslerini de tamamen gözden çıkartmayın. Ara ara kampanyanızla ilgili bilgilendirmeler göndererek bu liste içinden sizinle ilgilenen kullanıcıları tekrar listenize ekleyebilirsiniz.

Spam Trap adreslerinin olmadığı sizden email ile bilgi almak isteyen kullanıcılarınızdan oluşan listenize gönderdiğiniz emaillerle maliyetleriniz düşecek, okunma oranlarınız ve inbox oranlarınız artacak. En önemlisi de ISP’ler tarafından domaininize ve IP’lerinize itibar artacak. Ayrıca, kampanyalarınızla ilgilenen müşterilerinize yaptığınız email gönderileriyle çok daha iyi satış sonuçları elde edeceksiniz.

Eposta Pazarlamanın Kuralları ve İncelikleri

Tak sepeti “yeniden” koluna…

Tak sepeti “yeniden” koluna…

Alışveriş sepetini terk etmiş müşteri adayını geri kazanabiliriz!

E-ticarette sık rastlanılan bir durum; sepete ekliyor ve satın almadan sepeti bırakıp gidiyorlar. Hemen hayal kırıklığı yaşamayalım, elbet yapılacak bir şeyler var; Öncelikle şunu bilelim ki; sitemizi ilk defa ziyaret edenlerin %99’u alışveriş yapmadan çıkacaktır. Fakat bu oranın yaklaşık %75’i aslında o ürünü satın alma eğilimi olan kişilerdir ve geri kazanılabilir.

Sepeti terk eden kişiler hakkında “düşünmek için zamanı kullanıyor” demeyin!

Eğer etkili bir yöntem ve doğru zamanlama ile yeniden iletişime geçebilirseniz geri kazanabilirsiniz.

  1- Bir E-Posta Pazarlama Programı Geliştirin

Ziyaretçiniz sepeti terk eder etmez re-marketing çalışmasına başlayın. İlk 12 saat en iyi satın aldırma zaman dilimi, sıcağı sıcağına derler ya, bu durum içinde geçerli bir tabir bu. Yalnız tek bir e-posta gönderip, sonra onu unutmayın, hatırlatmaya devam edin. İkinci mesajı 48 saat içinde gönderebilirsiniz mesela…

  2- Sepette bırakılan ürünün görselini kullanın

Ziyaretçiniz çok fazla site dolaşmış, birbirine benzer çok fazla ürünü sepete atmış ve sonunda yorularak bırakmış olabilir, bu mümkün öyle değil mi? O nedenle sepete attığı ürünü görseli ile sunmak, hatırlaması için ona yardımcı olacaktır. Onu ayrıca, e-postanızı aldıktan sonra siteye gidip ürünü yeniden arama zahmetinden kurtarmış olacaksınız. Karar verme sürecini hızlandıracağı da kesin! Görseli sunarken yöntem ve mesaj da önemli, aşağıdaki gibi bir örnek etkili olmaz mı sizce?

Merhaba Zeynep,

Sana bir sorumuz var; www.dogaladogru.com sitesinde ip atlamanın faydaları yazısını inceleyip alışveriş sepetine bir şey bırakmıştın hani, neydi o?

İşte sana bir kopya 🙂

Ürün görselinin altına, bazı müşteri yorumları eklenebilir, ya da o ürün ile satın alınabilecek başka ürün görselleri, ürün hakkında karar vermesinde daha etkili olacak birkaç cümle metin eklenebilir.

Mailing altında bir banner ile örnek olarak sağlık ve bakım detayları burada diyebilirsiniz.

  3- Fırsat Teklif Edin!

O kadar yol kat etmiş, belki de şimdi sizden bir adım bekliyordur!
Sadece %10 luk indirim oranı bile alışverişi tamamlatmak için etkili olabilir. İndirim dışında başka tekliflerde sunabilirsiniz; bedava kargo, sadakat programınıza ücretsiz üyelik, hediye, puan biriktirten bir programınız için ek puan… Burada yaratıcılık uzar gider. Ancak bunları idareli kullanmaya bakın, müşteri gözünde “sepetimi her terk ettiğimde bana bir teklifle dönerler” algısı yaratmayın.

  4- Güvenli Olduğunuzu Hissettirin!

Hala pek çok kişi online alışveriş yapmanın güvenirliği konusunda endişeli. İade, değişim gibi e-ticarette akla takılabilecek konular ile ilgili açıklama/sözleşmelerin kolay görülebilir bir yerde olduğundan emin olun. Re marketing amaçlı e-postanızı gönderirken, bu bilgilere ulaşması için yönlendirme yapabilirsiniz. Telefon numaranız ve e-posta adresinizi görünür bir şekilde belirtin ki, alışveriş sonrası soruları olduğunda size kolayca ulaşabilecekleri güvenini hissetsinler.

  5- Göz Ardı Etmeyin, Geride Kalmayın!

Görünen o ki; sepeti terk eden müşteriyi kazanma çalışmasına yatırım yapan pazarlamacılar her geçen gün artsa da hala %75 in üzerinde e-ticaret sitesi oyuna geç kalıyor.

Bu yöntem, satışa dönüşümü ölçülebilir bir pazarlama çalışmasıdır ve ince ince planlama yapmayı hak eder. Müşteri siteye gelmiş, ürünü beğenmiş, sepete eklemiş. Elinizde büyük bir fırsat var, bu kişiler göz ardı edilemez, geride bırakılamaz. Kalıplaşmış kampanyalar yerine daha sofistike, daha kişiselleştirilmiş kampanyalar denemenizi öneririz.